İnstagram hesabımda takip ettiğim kişilerin paylaşımlarına bakınca herkesin ama gerçekten herkesin Yunanistan’ın muhtelif adalarına dağılmış olduğu hissine kapıldım. Sanki herkes tekneye atlayıp Yunan adalarına kaçmış gibi. Yanılıyor sayılmam. Herkes derken belki biraz abartıyorum tamam ama yüzde 70’in o civarda olduğunu iddia edebilirim.
Yunan adaları Türk yatçıların zaten her zaman ilk tercihiydi. Yakın olması bir yana, değerinden fazlasını ödemeden yeme-içme avantajı tartışılmaz. Tercih genelde Ege’deki yakın Yunan adaları olurdu ama bu yıl gözlemim, çoğunluğun İyon Denizi’ne kaydığı. Biraz tesadüf olsa da bu ayki gezi yazımızda okurlarımızdan yelkenci Ali Çiçekli de Kefalonya ve Çevre adaları kaleme aldı. Özellikle çocuklu ailelere ve yeni başlayan yelkencilere tavsiye ettiği bu bölge hem Çiçekli’nin yazısının lezzeti hem de instagram hesabımdaki fotoğrafların çekiciliğiyle benim listemde ilk sırayı aldı.
Bu madalyonun bir yüzü… Öteki yüzünde ise Türkiye yat turizmi açısından biraz sevimsiz bir manzara var. Büyük filoların Türkiye’den çekilme kararı yabancı münferit yatçılara da yansımış durumda. Ege Denizi’nin tamamında trafik azaldı. Bunun büyük sebebi kiralama şirketlerinin Yunanistan’ın batı kıyısına geçmiş olması. Denizci dostlarımızdan biriyle yaptığım sohbette aktardığı bilgiler de dikkat çekici. Yunanistan’da tanıştığı farklı ülkelerden dört tekne sahibi uzun yıllardır teknesiyle Türkiye’de kalıyormuş. Bu yıl tamamen Yunanistan’a geçmişler… Yine bunun gibi çarpıcı örnekler maalesef başka yerlerden de geliyor. Enteresan olan ise nisan-mayıs ayında teknik servislerin dolu olması. Anlaşılan; bakım ve onarım hizmetlerinin Türkiye’de uygun ve de daha iyi olması nedeniyle yabancı yatçılar burada teknesini hazırlayıp gezmeye komşuya gitmişler… Gezdikten sonra “evlerine” dönecek olmalarından kimsenin umudu olmasa da, biliyorum ki, temenniler o yönde…
İyi okumalar, iyi seyirler…
Selcen Tanınmış
selcen@motorboatdergi.com
