Atina’dan İstanbul’a

Atina’dan İstanbul’a

Her transfer başlangıçta basit ve kolay görünse de aksiliklerle mücadele seyrin başarısını ortaya koyuyor. İdalinsailing ekibi bu kez bir Beneteau Oceanis 38’i yeni yuvası olan Pendik Marintürk Marina’ya getiriyor.

YAZI: Kaptan Fatih İştutan (instagram/idalinsailing)

Troya ovasında bulunan zeytin ağaçlarımızı budamış, maaile kesilen dalları bir araya getirip taşımaya hazırlanırken benim gibi Türk Silahlı Kuvvetleri’nden emekli olan Deniz Yengil (Simurg) kaptanın telefonuyla işime ara verdim. Kendisi Slovenya’nın Portoroz Limanı’ndan bir transfer gerçekleştireceği için aynı zamana denk gelen bir Atina-İstanbul (Pendik) transferini benim yapmamı istedi. Hem askerlik mesleğinden hem askeri okullara ait eğitimlerden, hem de denizcilik geçmişimizden dolayı birbirimize güvenimiz tam. Hemen detayları konuştuk ve ben tekne sahibi Murat Turhal Bey ile iletişime geçtim. Birkaç gün içinde Atina’ya gidip Alimos Marina’da kara bakımı yapılmış Beneteau Oceanis 38’i denize indirecek ve yeni yuvası olan Pendik Marintürk Marina’ya getirecektik. Kabataslak rota çalıştıktan sonra hava tahminlerine baktım. Birçok şey lehimize görünüyordu. Hemen hemen her transfer plan aşamasında böyle basit ve kolay gözükür ama işler başlayınca aksiliklerle mücadele transferin başarısını ortaya koyar. Bakalım bu basit gözüken transfer başımıza ne aksilikler getirecekti?

Atina’da Alimos Marina’da kara bakımı yapılmış Beneteau Oceanis 38’i denize indirerek, yeni yuvası olan Pendik Marintürk Marina’ya doğru yola çıktık.
Atina’da Alimos Marina’da kara bakımı yapılmış Beneteau Oceanis 38’i denize indirerek, yeni yuvası olan Pendik Marintürk Marina’ya doğru yola çıktık.

DONDURUCU HAVALAR

İstanbul’da bulunan havalimanlarındaki sabah uçuşlarına yetişebilmek için yine gecenin bir vakti yollara koyuldum. Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan 08.10 kalkışlı uçak vaktinde hareket ederek bana biraz daha uyuklama fırsatı verdi. Güzel bir yolculukla teknenin satın alındığı charter firmasının ofisi olarak kullanılan katamarana gidip koordinelere başladık. Tekneyi suya indirmek için 16.00’yı beklememiz gerekecekti. Bu arada diğer işlemlerin peşine koşturduk.

Hava kararmadan az evvel teknemizi suya indirmiş ve yerine bağlamıştık. Tüm çalışanlar evlerine gidince ağzımızdan bir lokma girmediğini fark ettik ve marina yakınındaki aslında dışarıdan çok lüks görünen ancak içeriye girdiğimizde bizim mahalle arası balık pişiricilerinden hallice olan Nisi Fish Tavern’de deniz mahsulü ağırlıklı güzel yemeğimizi mahalli içki eşliğinde yedik. Yolculuk uykusuzluğu ve yorgunluğuyla midelerimizin dolu olması birleşince havanın tüm soğukluğuna rağmen yastığa başımızı koyar koymaz uyumamıza neden oldu.

Atina’dan İstanbul’a tekne transfer yazısının devamnını Haziran 2024 sayımızda okuyabilirsiniz.

Dergimizi Magzter uygulamasını IOS ve Android tabanlı tablet ve telefonlarınızdan indirerek okuyabilirsiniz.