Zero Emission Institute tarafından geliştirilen ve ekonomik anlamda büyük avantajlar sağlayan “Sıfır Emisyon Hibritleme Sistemi” bugüne kadar farklı boy ve özellikte 16 tekneye uygulandı.
Küresel ısınmaya neden olan ve yaydığı zararlı gazlar ve çevreye verdiği zararlardan dolayı fosil yakıtlara alternatif olarak hibrit teknolojiler gittikçe önem kazanıyor. Çünkü içinde bulunduğumuz geçiş süreci, mevcut araçları bu teknolojiye düşük maliyetler içinde adapte etmeyi, kullanıcısı için değerin korunmasını ve işletim maliyetlerinin azalmasını beraberinde getiriyor. Hibrit teknolojisiyle daha az yakıt tüketiminden, bunun da sonucu olarak daha az emisyon değeri ve daha az çevre kirliliğinden bahsedebiliyoruz.
Dünyada saygın bir ‘Hybrid Center’ olma hedefiyle 2008 yılında Osman T. Yazıcı tarafından kurulan Zero Emission Institute’nün amacı; mevcut vasıtaların daha ekonomik kullanımlarının sağlanması ve çevreye olan olumsuz etkilerinin giderilmesi. Yazıcı, “Bizim çıkış noktamız; mevcut vasıtaların yapılan mühendislik hesaplamaları doğrultusunda bir elektrik motor ilavesi ya da değişikliğiyle yenilenerek ülkemize ve çevremize kazandırılmasıydı. Dünyada bu alanda çok büyük bir pazar var ve biz Türkiye olarak bu pazarda yerimizi alabiliriz. Türkiye’yi ve dünyayı yaptığımız bu sistemlerle tanıştırmak istiyoruz. Zero Emission Institute olarak sadece teknelerde bu sistemleri yapmıyoruz. Bugüne kadar 16 tekneyi farklı sistemlerde hibritledik. Ama aynı zamanda bir çöp kamyonunu ya da bir iş makinesini de çok rahat hibritleyebiliyoruz. Çünkü aynı konponentleri kullanıyoruz” diye açıklıyor koydukları hedefi.
HİBRİT SİSTEMİNİN AVANTAJI NEDİR?
Hibrit Sistemleri; yüksek emisyon kazanımı sayesinde çevresel faydaları yüzde 70’lere varan yakıt ekonomisi (kullanım amacı ve tarzına göre mesela güneş enerjisiyle desteklendiğinde bu tasarruf yüzde 100’e yaklaşıyor), seyir sırasında yüzde 100’e varan sessizlik kazanımı, içten yanmalı motorlara göre daha az güç ihtiyacı nedeniyle hacim ve alandan ciddi anlamda tasarruf sağlıyor. Uygulama sonrasında bakım masrafı olmaması da büyük avantaj.
TEKNEMİ NASIL HİBRİTLERİM?
Zero Emission Institute’nün hibrit sistemi tamamen kişiye özel ve ihtiyaca uygun seçenekler sunuyor. Hibrit tekne uygulamasında birçok konfigürasyon var. Sıfır teknelerde tüketicinin ihtiyacı belirlenerek en uygun pil, motor ve besleme seçenekleri sunuluyor. Örneğin; motor seçildikten sonra istenirse akü veya diğer enerji sistemleriyle desteklenebiliyor. Bu sayede tamamen motor gürültüsüz, sessiz ve sıfır emisyon değerleriyle seyahat etmek mümkün hale geliyor. İkinci el teknelerde ise tüm konfigürasyonlar uygulanabiliyor. Tekne sahibinin tercihine göre, istenirse var olan motor ve aksamlara ek olarak uygulanan hibrit sistemlerle yakıt tasarrufunu en üst düzeye çıkarmak da mümkün.
Vasıta sahibinin mütevazi bir bütçeyle elektrikle tanışması için ilk yatırım değeri olarak pil ekleniyor, sonraki yıllarda değişken devirli jeneratör veya jeneratörler ilave edilebiliyor. Teknedeki mevcut jeneratör kullanılacak vaziyetteyse ya da motor jeneratöre çevrilebiliyorsa ilk yatırım bütçesine ayrıca fayda sağlayabiliyor.
Teknenizi hibritleyin yazımızın devamını Haziran 2020 sayımızda okuyabilirsiniz.
