Foiling tekneler sunduğu seyir becerileri ve performanslarıyla son yılların yükselen yıldızı. Ekim ayında Bozburun Yacht Club’da gerçekleştirdiğimiz Foil Week’te hem deneyimlerimizi paylaştık hem de bu teknelerin başlangıcı sayılabilecek Birdyfish ile seyirler yaptık.
YAZI: Melis Baykan
Aslında çok da yeni olmayan hydrofoil (su kanatları), son yıllardaki malzeme ve endüstriyel gelişmelerle birlikte büyük bir ivme kazandı. Hydrofoil yelkenciliği sanılanın aksine 100 yıl öncesine dayanıyor. 1906 yılında İtalyan denizci Enrico Forlanini, 60hp gücünde motorlu bir tekneyi su kanatları kullanarak 36,9 knot sürate ulaştırıyor.
Hydrofoiling’in, yelkenciler arasında single-handed bir tekne olan Moth ile yaygınlaşması ve olimpik yelkencilerin bu sınıfta yarışmasıyla bilinirliği artıyor. Foiling’in popülerleşmesi ise, dünyanın en prestijli yarışı olarak bilinen America’s Cup sayesinde oldu diyebiliriz. 2013 yılında Yeni Zelanda takımının geliştirdiği bir “wingsail catamaran” olan AC72 teknesiyle America’s Cup, hydrofoiling teknolojisine geçiş yapmış oldu. 2021 yılında ilk defa foiling katamaran olan Nacra 17’nin olimpik sınıf olarak yarışmaya başlamasıyla da resmi sınıf olarak kabul edildi.
PEKİ, NEDİR BU FOILING?
Foiling, bir teknenin veya board’un özel olarak takılmış hidrofoil’ler ile suyun üzerine seyredebilmesidir. Foiller teknenin gövdesine yerleştirilen sabit veya hareketli kanatlardır. Seyir esnasında kanatlar üzerinde oluşan kaldırma kuvvetiyle tekne gövdesi su üzerine çıkar, hidrodinamik direnç azalır ve tekne hızlanır. Basitçe söylemek gerekirse, foiller gövdeyi veya board’u sudan dışarı çeker, sürtünmeyi azaltır, özellikle daha az sürtünme alanı ve kanat mantığıyla teknenin verimli bir şekilde hızlı gitmesini sağlar. Foiling suyun üzerinde -neredeyse havada- yelken yapmayı anımsattığı için basitçe uçmak olarak da ifade edilebilir.
Dünyada yeni gelişen bir sınıf olduğu için, Türkiye de bu alanda çok geç kalmış sayılmaz. Türkiye, foiling serüvenine ilk defa Edhem Dirvana sayesinde Extreme Sailing Series’e Team Turx olarak katılarak giriş yaptı. Bu sayede Red Bull Youth Sailing’e katılmaya hak kazanan Doğa Arıbaş, daha sonra kendi imkânlarıyla Wasp (single-handed foiling) teknesini Türkiye’ye getirerek yeni bir açılım yaptı. 2021 senesiyle beraber Nacra 17 sınıfında yarışmaya başlayan Alican Kaynar ve Beste Kaynakçı, oluşturdukları olimpik kampanyalarıyla Türkiye’de bu sınıfın önünü açarken, Kaan Mazlumca da wing foil teknesiyle Kalamış’ta denize çıkarak tüm denizci dostlarımıza bu sınıfı tanıttı. Ayrıca sörf, kite, wing ve windsurf sınıfları da foille yarışmaya başladı.
TYF sörf sınıflarında yeni yarışlar düzenlenmeye başlarken bir grup milli yelkenciler olarak bizler boş durmadık ve Edhem Dirvana’nın daveti ve ev sahipliğiyle 19-22 Ekim tarihlerinde Foil Week adı altında harika bir kamp gerçekleştirdik. Olimpik sporcular Alican Kaynar, Ateş ve Deniz Çınar, milli yelkenciler olarak ben, Anıl Berk Baki, Ceyla Yurtseven, Yasemin Akyıl, Güray Zümbül ve Foil Kite sınıfında yarışan Ejder Ginyol, Derin Sorguç ve Kite Mercedes’in kurucusu, milli sporcu Bilge Öztürk’ün katılımıyla dört gün boyunca Bozburun’un masmavi sularında uçtuk, deneyimlerimizi paylaştık ve bolca sohbet ettik.
Kamp süresince üstünden inmediğimiz E-foil’e ek olarak wing foil ve formula kite’ın yanında ilk defa karşılaştığımız yepyeni bir tekne daha vardı: Birdyfish.
Birdyfish, sevgili Güray Zümbül ve Edhem Dirvana’nın Türkiye’ye getirdiği Fransa menşeili bir foiling dingi teknesi. Kurulumu ve kullanımı oldukça kolay olan bu tekne, foille tanışmak ve deneyim kazanmak isteyenler için biçilmiş kaftan.
BIRDYFISH’İ TANIYALIM
Boy 470 cm, En 190 cm,
Yelken alanı 14m2 orsa ve 22m2 pupa,
Ağırlık 135kg
Sürat Toplam ağırlıkla 8-10 knot süratte rahatlıkla foil’e kalkıyor, 20 knot ve üzeri sürate ulaşabiliyor.
UÇMAK ARTIK ÇOK KOLAY
Foil teknelerinin fiyat ve/veya teknik anlamda pek çok kişi için erişilebilir olmaktan uzak olması nedeniyle, bu konuda acemi olan kişilerin foiling’i deneyimleyebilmesi için Birdyfish teknesi geliştiriliyor. Türkçe’ye “Kuşumsu Balık” olarak tercüme edebileceğimiz Birdyfish, yüzmeyi ve uçmayı birleştiren temel bir tekne. Teknik olarak erişilebilir ve öğrenme amacıyla tasarlanan tekne, tüm hızlara ve farklı koşullara uyum sağlayabilen bir yapıda. Rahatlıkla 8-10 knot arasında foil’e kalkıyor ve 20 knot ve üzeri süratlere ulaşabiliyor. Basit, eğlenceli ve erişilebilir olmanın yanı sıra yarış donanımıyla one-design yarış teknesi haline de gelebiliyor. Denize ulaşımı, sahili olan tüm tesislerde kolay kurulumu, hareketli foilleri, dengeli ve güvenli seyir deneyimiyle öne çıkan Birdyfish, bu özellikleriyle yeni bir temel eğitim teknesi ve hatta yarış sınıfı olarak yaygınlaşabilme potansiyeline de sahip.
Bizler için hem rüzgâr koşulları hem de yeni bir tekne oluşuyla Birdyfish, e-foil kampının en gözde oyuncaklarından biriydi. Dört gün boyunca her havada tekneyi deneyimlerken, gün doğumu ve günbatımını e-foil üzerinde foiling sürelerimizi artırarak geçirdik.
Foiling keskin duyular, konsantrasyon ve bedensel hakimiyet gerektiriyor. Foil, seyri hızlandırırken teknenin hakimiyeti ve dolayısıyla kontrolü çok hassaslaşıyor.
Türkiye’de foil deneyimini yaygınlaştırmak, dünyada esen bu rüzgârı vakitlice yakalayıp teknik ve vizyon olarak kendimizi geliştirmek için her fırsatı değerlendirmemiz gerekiyor. Yelkencilik foil üzerinden gelişiyor ve ara açılmadan bu alanda ne kadar çabuk harekete geçersek o kadar kendimizi oyunun içinde tutabiliriz. Gerek America’s Cup gerekse Sail Gp tekneleri bu konuda çıtayı her yıl daha ileri taşıyor. Ayrıca dünya çapındaki klasmanlarda ve kadın yelkenciler arasında single-handed, katamaran ve trimaran foiling takımları gelecek yarış kampanyalarını duyurmaya başladı.
BİZLER NE YAPABİLİRİZ?
Foil Week süresince birbirinden deneyimli Türk yelkenci-sporcuların rekabet ortamı dışında bir araya gelmesi ve gerek sosyal gerek yelken üzerine paylaşım içinde olması mükemmel bir deneyimdi. Öncelikle bu birlikteliği sağlayarak başlamak lazım, çünkü birlikte konuştukça, tartıştıkça ve birbirimizin varlığını hissettikçe ortaya yeni fikirler çıkmaya başlıyor. Foil Week kapsamı altında belli periyotlarda bir araya gelmeye niyet ettik. Bunu bir nevi çalıştay haline getirerek gündemi ve çıktıları olan periyodik oturumlar haline getirmek istiyoruz. Buluşmaların çıktılarının derlenip paylaşıldığı ve her oturumun davet usulü katılımla gerçekleştiği bir etkinlik olarak hayal ettik. Davetlere mutlaka sektöre yön veren kişiler, farklı alanlarda uzmanlar, iş insanları ve potansiyel sponsorlar da katılmalı diye düşündük. Böylelikle hem kapsayıcı hem de kapsamlı oturumlarla sonuç odaklı bir süreç geçirilebilir. Kalan tüm zamanlarda tabii ki denizde uçuyor olacak şekilde yelken yapacağız. Foil ve Skiff sınıflarında daha çok sporcu yetiştirmek kadar, katamaran ve single-handed teknelerde de foil ekipleri kurmak yeni kampanyalar yürütmek ve dünyayla iletişim halinde kalmak gerekiyor.