Bosphorus Cup’ta 20. yaş coşkusu

Bosphorus Cup’ta 20. yaş coşkusu

Ülkemizin önemli yelken yarışlarından Bosphorus Cup 20. yaşını kutluyor. Yine İstanbul Boğazı’nda düzenlenecek ve 23-26 Eylül tarihleri arasında gerçekleşecek Bosphorus Cup’ı kurucusu Orhan Gorbon anlattı.

Bosphorus Cup kurucusu Orhan Gorbon
İstanbul Alman Lisesi ve Boğaziçi Üniversitesi mezunu Orhan Gorbon, yelkenle genç yaşta tanışan bir isim. Genç yaşlarda uluslararası yelken yarışlarına da katılan Gorbon, Fastnet, Bermuda, Figaro ve Admiral’s Cup gibi dünyanın önemli yelken yarışlarında Türkiye’yi temsil etti. New York Yacht Club ve Yacht of Greece üyesi olan Gorbon “diğer bir şapkam” dediği seramik sektöründe, 2018 yılından itibaren Gorbon Seramik Genel Müdürlüğü görevini sürdürüyor.

2002 yılında düzenlenen ilk Bosphorus Cup edisyonunda 19 yelkenli yarışmış ve organizasyonun macerası başlamıştı. O günden bu güne yarış, 10’dan fazla ülkeden 10 binin üzerinde yelkenciyi ve binin üzerinde yelkenliyi ağırladı. Bosphorus Cup’ın kuruluş amaçlarından söz eden kurucusu Orhan Gorbon, yarışın, “Türk yelkenciliğinin zirve yarışı olarak dünyada bilinen bir yarış olma hedefi ve İstanbul’un tanıtımına katkı sağlamak misyonuyla” başladığını söylüyor. “Şu an değerlendirdiğimizde bu amaçların ötesine ulaşmış olduğumuzu düşünüyorum. Tabii bunun arkasında çok değerli bir ekip bulunuyor. Hiçbir başarının tesadüf olmadığını biliyoruz. Her yıl yarışı daha kusursuz hale getirecek yenilikleri hayata geçirmeye çalışıyoruz.” diyor.

20 yılı geride bırakmanın yarattığı duyguyu sorduğumuzda Orhan Gorbon, heyecan, mutluluk gibi diğer duyguların arasından sıyrılarak en çok “gururun” öne çıktığını vurguluyor. “Ülkemizde düzenlenen bir yelken yarışının tüm dünyada merakla beklenen bir etkinlik haline gelmesi, her şeyin ötesinde gurur verici bir duygu. Bosphorus Cup, dünyadaki saygın yelken yarışlarından birisi konumuna yükselirken, tüm sürecin içerisinde bulunmak ve yelken dünyasının tüm yıl hazırlandığı yarış olmak gurur verici.”

20. yılında Bosphorus Cup’ın Bulgaristan, Yunanistan, Romanya, Ukrayna, Fransa ve İspanya gibi ülkelerden katılacak takımlarla birlikte, 75’ten fazla yelkenliyi ağırlaması bekleniyor. 23 Eylül’de antrenman yarışıyla başlayacak olan 20. edisyon, 24 ve 26 Eylül günlerinde Marmara Denizi’nde şamandıra yarışlarıyla devam edecek. Yarışa ismini veren İstanbul Boğazı’ndan geçiş ise 25 Eylül Cumartesi günü gerçekleşecek.

Yarışın “Boğaz Geçişi” etabı internetten canlı olarak yayınlanacak. Boğaz Geçişi Bosphorus Cup sitesinden ve sosyal mecralarından takip edilebilecek. Gorbon, “Tüm dünyadan on binlerce yelken sever, 20. yılın coşkusuna uzaktan da olsa ortak olacak.” diyerek 60 ülkeden 100 milyona yakın izleyicinin bu yayını takip etmesini beklediklerini belirtiyor. “İmkânı olanların İstanbul Boğazı’ndan izlemesi deneyim açısından daha eşsiz. Bu yıl bu nedenle belirli iskelelerden misafirlerimizi teknelerle alarak yarışı izlemelerini sağlayacağız. Yarışın televizyondan canlı yayınlanması konusunda da görüşmelerimiz devam ediyor.” diyor.

Gorbon, Bosphorus Cup’ı öne çıkaran özelliklerini değerlendirirken, “Bosphorus Cup, dünyadaki en önemli yelken etkinliklerinden birisi konumunda. Bu tesadüfen yakalanmış bir başarı değil. En başta İstanbul Boğazı’nda gerçekleşmesi onu eşsiz kılıyor. Yarış boyunca İstanbul Boğazı ve Marmara Denizi üzerinde bir yelken şöleni yaşanıyor. Dünyada yelken severlerin takviminde, Figaro, Admiral’s Cup gibi merakla beklenen mücadeleci bir yarış.” diyor.

Bosphorus Cup
Bosphorus Cup Boğaz geçişi 25 Eylül’de

Hedef “kupa”

Bosphorus Cup kupası
Yarışın özel tasarım kupası

Bosphorus Cup’ın kupası, 2004 yılında Türk tasarımcı Can Yalman tarafından özel olarak İstanbul’da tasarlandı. Her sene genel klasman birincisine verilen bu kupa, gümüş ve kristal karışımı malzemeden üretildi. Kupa bir “trofe” statüsünde, kazanan takım kupayı bir yıl sergiliyor ve bir sonraki sene yeni kazanan takıma kupayı devrediyor. Bu sene yelkenciler hem bu kupaya bir yıl sahip olabilmek hem de 20. yılın kazananı olup tarihe geçmek için yarışacaklar. Geçen senenin kazananı Levent Peynirci ve ekibi, bu sene de kupayı elinde tutabilmek için mücadele edecek.

Yarışın dikkat çeken bir başka özelliği de teknolojik olarak öne çıkması. Akıllı yarış takibi, gerçek zamanlı yarış sonuçları takibi, dijital şamandıra gibi birçok özellik yarışta uygulanıyor. Gorbon, Bosphorus Cup’ın yelken ve teknoloji işbirliğini önemsediğini vurguluyor. Organizasyon anlık olarak canlı yarış sonuçlarının takibini uzun zamandır kullanıyor. Dijital şamandırayla yarış parkuru hatasız bir şekilde tayin ediliyor. Canlı yarış radyosu, anlık yelkenli takibi gibi teknolojiler de yıllar içerisinde Bosphorus Cup’ta kullanılan diğer özellikler.

Bu yıl Bosphorus Cup yeni bir proje olan Bosphorus Cup Corporate’i da hayata geçiriyor. VİRA Yatçılık’la birlikte, orta Haliç’te Delphia 24 tipi, birbirlerine eş teknelerle önce özel antrenman yarışları ve ardından da final yarışı düzenlenecek. Haliç’te yarışmak isteyen şirketler kendi ekiplerini oluşturarak bu etkinliğe katılacaklar. İlki 28 Temmuz’da düzenlenecek dört antrenman yarışı ve 4-5 Eylül’de gerçekleşecek final yarışına katılmak isteyen şirketler, Bosphorus Cup iletişim kanallarından başvurabiliyorlar. Orhan Gorbon, amaçlarının bu yarışı her yıl tekrarlamak olduğunu söylüyor.

Dergimizi abone olarak ya da Turkcell Dergilik ve Magzter uygulamasını IOS ve Android tabanlı tablet ve telefonlarınızdan indirerek okuyabilirsiniz.