Modern bir yüksek süratli gezi teknesi herkes için her şeyi yapabilir mi? Yachting World İngiltere editörü Toby Hodges Nautor’un onlarca yıllık deneyiminin böyle bir işi başarıp başaramayacağını görmek için ilk Swan 55’i test ediyor.
Modern bir performans gezi yatı seçmeye gelindiğinde, mevcut tasarım ürünlerinin çoğunun, özellikle Akdeniz’de konuşlu markaların üretimi olanların veya daha ılıman bölgelerde yelken yapmayı hedefleyenlerin çok benzer eğilimleri paylaştığı söylenebilir. Ve mantıklı nedenleri var; uzun su hatları, kıça kadar taşınan hacimli gövde formları, çift dümen ve palaları, geniş güverte ve havuzlukların kazandırdığı birçok niteliği bunlar arasında sayabiliriz. Bunların hepsi sizi yeni Swan 55’in pek çok diğer model gibi aynı yolu izlediğini düşünmeye yöneltebilir.
Ancak bu çok önemli bir şeyin, tek satırda birçok tartışmaya son verecek bir gerçeğin unutulması demek olur; “Bu bir Swan”. Modern gezi teknelerinde en ünlü isim olan Finlandiyalı tersane bu boyda tekne üretiminde tam 50 yıllık deneyime sahip. Markanın ilk S&S 55’i 1970 yılında suya inmiş, 80’lerin sonlarında Swan 53 bugünkü 55 gibi German Frers tarafından çizilmişti. Sahibi İtalyan olan üretici, pazarlarını iyi tanıyan Arjantinli tasarımcıyı uzun süredir el üstünde tutuyor ve bu boyda ve türde bir tekne üretirken son derece rahatlar.
Nautor Swan bir “eğlence” vurgusu yapmakla birlikte, bu modeli bir açıkdeniz gezi teknesi olarak tanımlıyor. Bazıları vasatta havuzluk veya daha korunaklı bir dümen konumunun okyanus seyirleri için daha önemli olduğunu düşünse de Swan modern formatlarının sunduğu dümen keyfi ve güverte alanlarını arayan daha büyük bir çoğunluğu tanıyor. Bundan 55ft’lik modelin uzun mesafeli gezilere uygun olmadığı anlamı çıkarılmasın, sadece öncelikli amacının çok keyifli yelken seyirleri yapan bir tekne yaratmak olduğunu anlatmak istiyoruz. İşin keyifli kısmını Haziran 2023’te Toskana’da denize inen ilk tekneyle seyir yaparak denedik.
Alegher ile Swan’ın Pisa’nın 100km güneyindeki Akdeniz üssü Scarlino’dan denize çıkıyoruz. Şansımıza yaprak kıpırdamayan bir sabahın sıkıntıları öğle sonrasında beklenen rüzgârın gelişiyle dağılıyor. Hava cam gibi bir denizden, gerekli yelken trimini yapabileceğimizden daha kısa sürede dört kuvvet lodosa dönüyor. Swan 55’in bu duruma yanıtı yatmak, tam su hattı üzerinde hızlanmak ve belli bir açıda kalmak oluyor. Gerçekten de Swan Frers’in tekneyi yatma açısını 20 derece civarında tutacak şekilde tasarladığını ve bunun orsa seyrinde maksimum güç ve asgari sürtünme kaybı sağlamak adına 55’in gövdesi için optimum yatma açısı olduğunu teyit ediyor. Frers palaların da bu açıda en iyi şekilde çalışabilmeleri için gövdede oyuntular tasarlamış, rüzgârüstü dümen neredeyse sudan keserken su altındaki pala dikeye yakın konuma geliyor. “Bunlar aile tekneleri, bu nedenle yatmayı en aza indirmek istiyoruz” diyor Swan’dan Vanni Galgani ve doğrultma momentinin sadece salmadan değil, bir bölümünün de gövdeden kaynaklandığını ekliyor.
Swan 55 test yazısının devamnını Mart 2024 sayımızda okuyabilirsiniz.